Diş Eti Hastalıkları


Gelişen teknolojiyle birlikte artık birçok hastalığın tedavisinde ağrısız ve daha kısa sürelerde yapılabiliyor.

Dişeti hastalığı da en çok karşılaştığımız hastalıkların başında geliyor.

Dişeti hastalığı etkenleri tedavi yöntemleri ve takibi hakkında sizlere bilgiler vermek istiyoruz. Bu durum ciddiye alınması ameliyata kadar gidebilir ve ağız içinde biriken bakteri plak adını verdiğimiz yumuşak ve diş taş adını verdiğimiz sert eklentiler diş eti hastalığının temel sebebidir.

Eğer bu eklentiler ağız içinden iyi uzaklaştırılmazsa yani dişler doğru fırçalama yapmanız ve ara yüz temizliğine dikkat etmezlerse diş eti hastalığı gelişebilir.

Sağlıklı bir diş eti pembe renktedir. Sıkı bir şekilde diş yüzeyine yapışmıştır ve her şeyden önemlisi kanamaz ancak dişeti sağlığını kaybeder hastalanırsa kanamaya başlar.

Dişetinde şişlik kızarıklık gibi başka ilave bulgulardır. Ortaya çıkar diş eti hastalığı eğer ilerlerse yani fırçalama iyi bir şekilde yapılmaz verin bu safhada eğer bir diş ekimine bile gözükmezse.

O takdirde dişlerde sallanma ile sonuçlanabilen ciddi bir diş et hastalığı gelişebilir. Bu tarzda bir dişeti hastalığı kişinin herhangi bir şekilde ağrı yapmadan sızı yapmadan çekimine kadar varabilen ciddi bir soruna dönüşebilir ve dişeti ameliyatları ve diş çekimleri ile tedavi edilebilmektedir.

Dişeti hastalıkları ne zaman başlar dişlerin ağızda sürmeye başlamasıyla birlikte diş eti hastalıkları da görülebilir çocuklardaki fırçalama eksiklikleri de diş eti hastalıklarına yol açabilir.

Özellikle genç bireylerde ergenlik dönemi diş eti hastalığının tetiklendiği var olan mevcut problemin alevlendiği bir dönemdir.

Dolayısıyla ergenlik dönemindeki gençlerin ve ebeveynlerin muhakkak bir şekilde kontrolünde dişeti hastalıklarının tedavilerine başvurmaları gerekmektedir.

Tedavi gören bir hasta tekrar dişeti rahatsızlığı geçirebilir. Diş eti hastalığı tedavisi oldukça nankör bir tedavidir.  Eğer hasta düzenli kontrollerine gelmez fırçalamayı ihmal eder ve ara yüz temizliği yapmazsa hastalık maalesef nüksedebilir.

Dişeti Hastalıkları Nedenleri

Dişeti hastalığının en önemli işaretlerinden biri de ağız kokusudur.

Bu tedavinin çok kolay olduğunu belirtiyor. Ağız kokusu dişeti hastalığının en önemli faktörlerinden biridir. Tabii ki tedavi edilmemiş dişeti hastalıkları da ağız kokusuna yol açabilir.

Bireylerde sabah görülen ağız kokusu hemen herkes da olabilir az ya da çok. Bunu tedavi etmek gerekmez ancak günlük hayatlarında eşlerinden kız arkadaşlarından erkek arkadaşlarından ya da aile bireylerinden eğer ağız kokusuyla alakalı geri dönüş alıyorsa hastalarımız muhakkak bir diş hekimine başvurmalıdırlar.

Çünkü ağız kokusu günümüzde ev hayatından sosyal hayatını birey ciddi zorluklar yaşatabilmektedir tedavisinde oldukça kolay ve masrafsız aslında çünkü ağız kokusuna sebep olan temel faktör ağız içinde biriken mikroplardır. Bu mikropları uzaklaştırmanın en iyi ve tek yolu da dişlerimizi düzenli olarak fırçalamaktır. Ancak ilerleyen düzeyde çürükleri ve dişeti hastalıkları olan bireyler muhakkak diş hekimine başvurarak.

Ağız kokusu tedavilerine sağlamalıdırlar. Genellikle ağız kokusunun teşhis edebilmek kendi kendimize mümkündür. Eğer her bir aile ferdi ya da arkadaşımız bize bunu söylemiyorsa dilimize de elimizde yalayarak ve daha sonra elini koklayarak ağız kokusu olup olmadığını teşhis edebiliriz.

Başka bir uygulama ise; ağzımızdaki nefes elimize koklayarak yine aynı şekilde ağız kokusunun teşhis edebiliriz kendi kendimize doktorumuz bu noktada uyarıyor.

Her ağız kokusunun sebebi diş ve dişeti hastalığı olmayabilir ağız kokusunun tek sebebi diş veya diş etiyle alakalı enfeksiyonlar olmayabilir.

Biz diş ve dişeti ile ilgili problemleri çözdük ben de hastamızın fırçalanması düzenli olarak kontrol ettikten sonra hala problemi çözemiyor olabiliyoruz.

Bu durumda muhakkak bireyin bir Tıp hekimine başvurarak mide, Sinüsler alerjik reaksiyonlar, akciğer, diyabet gibi bir dizi sistemik hastalığa ilişkin taramadan geçmesini öneriyoruz. Konuyla alakalı tıp hekimlerine de başvurabilir.

Ağız kokusu bireyin sosyal ve iş hayatını ciddi düzeyde etkileyebilmektedir hastalarımızla.

Ancak halitozis yani ağız kokusunun tedavisi son derece mümkün ve kolaydır tedavi sonrası kendilerine özgüvenlerinin arttığını da ciddi olarak gözlemlemekteyiz. Eğer genç dönemde erken dönemde fark edilirse ilerideki diş kayıplarının önüne geçilmiş olur bu açıdan özellikle anne babaların da dişeti hastalığı olan bireylerin erken yaşlarda klinikleri kontrol için gelmeleri önerilmektedir. Özel Gerede Ağız ve Diş Sağlığı Kliniğinde diş eti rahatsızları için bizimle iletişime geçebilirsiniz.